Türk Silahlı Kuvetlerinde Disiplin Suç ve Cezaları ve Yargı Denetimi Doktora Tez Taslağı Avukatlık Bürosu
Türk Silahlı Kuvetlerinde Disiplin Suç ve Cezaları ve Yargı Denetimi Doktora Tez Taslağı Avukatlık Bürosu
Özellikle Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesine aykırı hükümler nedeniyle, Türkiye Cumhuriyeti Devleti tazminat ödemeye mahkum edilebilecek ve daha da önemlisi uluslararası alanda itibar kaybedecektir. Avrupa Birliğine giriş sürecinde olduğumuz bu günlerde, bu sorun ele alınarak, pozitif hukukumuzda yapılması gerekli değişiklik önerileri sunulacaktır. (2) Tedbir kararının alınmasını izleyen en geç üç iş günü içinde disiplin işlemine başlanır ve okul öğrenci ödül ve disiplin kuruluna sevkinden itibaren en geç on iş günü içinde durumu karara bağlanır. Aksi takdirde alınan tedbir kararı, kendiliğinden kalkmış sayılır. Haklı ve zorlayıcı sebeplerin devamı hâlinde millî eğitim müdürünün onayına bağlı olarak tedbir kararı, iki kez daha uzatılabilir. Maddesinin askeri kabahat olduğunu belirtmekte, 477 SK’nın 56. Maddesinin nöbet yerini terk ve başka surette nöbet talimatına aykırı hareket edenlerin bu fiillerinden dolayı hizmet aksamış veya maddi zarar doğmamışsa uygulanacağını, hizmet aksamış veya maddi zarar doğmuş ise AsCK’nun 136/1-C. Maddesinin uygulanması gerektiğini, ancak AsCK’nun 136/1-C. Ancak, 4551 SK’la yapılan değişiklik sonrası maddede düzenlenen suçun cezası “iki seneye kadar hapis” olduğundan askeri kabahat olduğunu savunmak artık mümkün değildir. Cezanın bildirimle kesinleşmesinden maksat, ilgilinin hukuk alanına girdikten sonra artık iptal edilemeyeceğine, kaldırılamayacağına ve geri alınamayacağına dikkati çekmek, aynı zamanda derhal uygulanabileceğinin altını çizerek infaz zaman aşımının ve şikayet hakkının başladığı tarihi belirlemektir. Mühim olan tebliğin gerçekleşmesidir; bunun tebliğinin yazılı olması ancak ispata ilişkparibahis. Bu durum ilgili aleyhine olduğu kadar aynı zamanda lehinedir.
Çünkü mahkemenin kararına dayanak teşkil eden belgeler gizli kalmıştır. Maddesinin son fıkrası idare tarafından gönderilen “gizli” belgelerin davacıya gösterilmemesi “silahların eşitliği” ilkesinin ve dolayısıyla hakkaniyete uygun yargılanma hakkının tipik bir ihlalidir. Maddesinin ilk fıkrası; “Daireler veya Daireler Kurulu, bakmakta oldukları davalara ait her çeşit incelemeleri kendiliklerinden yapabilecekleri gibi, tayin edecekleri süre içinde, lüzum gördükleri evrakın gönderilmesini ve her türlü bilgilerin verilmesini taraflardan ve ilgili diğer yerlerden…” isteyebileceğini düzenlemektedir. Yüksek Disiplin Kurulu, başkan, başsavcı, daire başkanları ve mahkemenin en kıdemli bir üyesinden oluşur. Kurulun görevi, başkan, başsavcı, daire başkanları ve üyeler hakkında gereken hallerde disiplin kovuşturması yapmak ve gerektiğinde uyarma, kınama ve görevden çekilmeye davet işlemlerini uygulamaktır(m.28). AYİM, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası ile görevlendirilmiş bağımsız bir yüksek mahkemedir (m.1.). AYİM’in teşkilatı MSB kuruluş ve kadrolarında gösterilir (m.2). AYİM’de başkan, başsavcı, daire başkanları, üyeler, genel sekreter, savcılar, raportörler ve kalem teşkilatlarında çalışan sivil memurlar görev yapmaktadırlar (m.3). Adil yargılanma hakkının gerçekleşmesinin için yargılama yapan yerin kanunla kurulan bir mahkeme olması tek başına yeterli değildir. Bu mahkemenin bağımsız ve tarafsız bir mahkeme olması gerekmektedir. Ayrımcılık yasağına konu olabilecek bir başka durum ise ordudaki eşcinsellerin durumudur. AİHM ordudaki yaşamının eşcinsel olduğu açıkça anlaşılmayan, disiplin üzerinde olumsuz bir etki yaratmayan, eşcinsel olduğu ancak bir soruşturma sonucu ortaya çıkan ilgilinin, sırf cinsel tercihi dikkate alınarak ordudan atılmasını özel hayata müdahale olarak kabul etmiştir[651].
Bu çerçevede kamu görevlilerinin AİHS’de korunan temel haklara ilişkin işlem ve eylemlerinden yargı yolu kapalı olanlara veya iç hukukta hiçbir sonuç vermeyeceği kabul edilenlere doğrudan, kapalı olmayanlara iç hukuk yollarının tüketilmesinden sonra Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine başvuruda bulunulabilir. Bu durumda, temel hak ve özgürlüklere ilişkin uluslararası bir andlaşma hükmüyle bir yasa kuralı arasında çatışma olduğunda, andlaşma hükmü üstün sayılacak ve ulusal yasa kuralı ihmal edilerek uygulanmayacaktır. Maddesiyle, uyarma ve kınama cezalarına karşı varsa bir üst disiplin amirine yoksa disiplin kurullarına itiraz edilebileceği hükme bağlanmak suretiyle, bu cezalara karşı idari itiraz yolu[443] öngörülmüş, 136. Fıkrası ile de itiraz üzerine verilen kararların kesin olduğu ve bu kararlara karşı idari yargıya başvurulamayacağı belirtilerek uyarma ve kınama cezaları bakımından yargı yolu kapatılmıştır. İtiraz mercii, hükmü veren disiplin mahkemesinin bir üstü olan disiplin mahkemesidir. Buradaki üst disiplin mahkemesi, emir ve komuta bakımından bağlılığa göre değil, Genelkurmay Başkanlığınca yayımlanan adli yetki bağlantısına göre belirlenir. Üst disiplin mahkemesi bulunmayan MSB Müsteşarlığı ile Genelkurmay Başkanlığı Teşkilatında Kurulan Disiplin Mahkemelerinin kararlarına karşı yapılan itirazı, itiraz edilen karara katılmayan ve onlardan daha kıdemli olan başkan ve üyelerden kurulu yeni bir kurul inceler. Buna rağmen uygun nitelikte başkan ve üye bulunmazsa, en yüksek komuta makamından itibaren sıra ile aşağı derecelerdeki komuta mevkilerinde bulunan subaylar başkan ve üye olarak görevlendirilirler (477 SK m.31/2). Maddesinde, disiplin cezasına karşı idari başvuru (itiraz) için, “şikâyet” kavramı kullanılmıştır. “Şikâyet” kavramının sözlük anlamı, hoşnutsuzluk belirten söz veya yazı, sızlanma, yakınma, birinin yaptığı yanlış bir iş veya davranışı daha üst makamdakine bildirme[429]; hukuki anlamı ise, takibi şikâyete bağlı olan suçlarda mağdurun Cumhuriyet Savcılığına takibata başlaması için müracaatta bulunması[430] olarak tarif edilmektedir. Disiplin cezalarının idari denetimi, kendiliğinden yapılmaz. Bunun için mutlaka itiraz veya şikâyet niteliğinde bir idari başvurunun olması gerekmektedir.
Hemen belirtmek gerekir ki AİHM bir disiplin cezasının kişi özgürlüğünü sınırlar boyuta ulaşıp ulaşmadığının tespitinde, kişinin içinde bulunduğu somut şartlar, ceza veya tedbirin niteliği, süresi, etkileri ve uygulanma tarzı gibi çeşitli faktörleri dikkate alınmaktadır. Engel kararında 12 gün süreli göz hapsi cezasını kişi özgürlüğünü ihlal eder boyutlarda bulmamıştır. Ancak disiplin amirlerince azami süre olan 28 gün süreli verilecek ve kesintisiz infaz edilecek göz hapsi cezasını, cezanın süresi bakımından askerliğin olağan koşullarını aştığı, kişi özgürlüğünü tahdit eder boyuta ulaştığı gerekçesiyle ihlal kararı vermesi kuvvetli bir ihtimaldir. Bir başka ifadeyle göz hapsi cezaları hiçbir şekilde sözleşmeye aykırı değildir denemez. Katıksız hapis kısa hapis cezalarının biri ve en ağırıdır. Mahkeme hükmü veya disiplin âmirinin buyruğu ile verilebilir. Maddesinin B, C ve D fıkralarında yazılı kimseler hakkında uygulanır. Yukarı haddi yirmi bir gündür Bu ceza hapis odasında tek başına geçirilir. Kendisine yalnız su ve istihkak miktarı ekmek verilir. Bu yoksunluklar hapsin 4., 8., 12.günleri ve bundan sonra mahkûmiyet suresince her üç günde bir kaldırılır. Mahkûmun sıhatî elverişsiz İse cezasının bir derece daha hafifi uygulanır.
Usul kanununda yer almaması tutuklama veya yakalama olmadığını göstermez. Kişi hürriyetini sınırlayan bir işlem, disiplini temin için başvurulan bir tedbirdir. Ancak hakim kararına dayanmadığı gibi aynı şekil ve şartları haiz olmadığından Anayasanın 19. Maddesinde düzenlenen tutuklama müessesinden farklıdır. Ayrıca kapsamı geniş olup kesin sınırlara sahip değildir.
- [20] Aynı yöndeki astsubaylara yönelik düzenleme 94.
- B) Okul öğrenci ödül ve disiplin kurulunun kurulamadığı veya görev yapamadığı durumlarda bu kurulun görevlerini yapar ve dosyaları, geliş tarihinden itibaren on iş günü içinde karara bağlar.
AYİM, daireler, daireler kurulu, başkanlar kurulu, yüksek disiplin kurulu ve genel kurul olmak üzere beş organa sahiptir (m.5). Esas itibariyle yargılama bu daireler tarafından yapılır. Üyelerden dördü askeri hakim sınıfından ikisi de kurmay subaydır. Dairelerde çoğunluk askeri hakim sınıfından olmak üzere görüşme sayısı beştir. Dairelerde kararlar oy çokluğuyla verilir ( m.14). Anayasa Mahkemesinin diğer bir kararında[674] “…Anayasa idarenin her türlü eylem ve işlemlerine karşı yargı yolunun açık olduğu ilkesini getirmiştir. Maddesinde tanımlaması yapılan Türkiye Cumhuriyetinin bir hukuk devleti oluşunun doğal ve zorunlu sonucu da budur…” denilmek suretiyle hukuk devletinin bir ilkesi olarak idarenin eylem ve işlemlerine karşı yargı yolunun açık olması gerektiği belirtilmiştir. Mahkeme, bir askerin komutanına yazdığı bir mektupta orduyu eleştirmesi üzerine verilen disiplin cezasının, mektup yayımlanmadığından ve hakaret içermediğinden fikir hürriyetini ihlal ettiğini belirlemiştir[638]. Mahkeme, bu kararıyla, özel görev ve sorumluluklar gerektiren askeri konularda 10.
Bu durumda disiplin cezası olarak disiplin amirlerince uzman erbaş ve uzman jandarmalar hakkında rütbenin geri alınması cezası verilemez. 2955 sayılı Gülhane Askeri Tıp Akademisi Kanununun 45. Maddesinde disiplin hükümlerine ilişkin ayrıntılı düzenleme yer almaktadır. Bu düzenlemelere göre Gülhane Askerî Tıp Akademisine bağlı yüksek öğretim kurumlarına alınan her öğrenciye disiplin notu verilir. Hangi suç ve cezalar için disiplin notundan ne miktar düşüleceği, yönetmelikte gösterilir. Öğrenciye verilen disiplin notunu kaybedenler ile Yönetmelikte belirtilecek esaslar dahilinde öğrenci niteliğini kaybettiklerine dair yüksek disiplin kurulunca haklarında karar verilenler hakkında yüksek öğretim kurumundan çıkarma işlemi yapılır. Disiplin suçlarında, disiplin kabahatlerinde olduğu gibi amirin cezalandırma zorunluluğu bulunmaktadır. Disiplin tecavüzlerinde olduğu gibi amirin affetme yetkisi yoktur.
Askeri disiplin suçlarının tümü, 477 SK’nun yürürlüğe girmesine kadar AsCK’da düzenlenmiştir. Maddesinde askeri yargının, askeri mahkemeler ve disiplin mahkemeleri tarafından yürütüleceği hükmü düzenlendikten sonra, AsCK’da yer alan askeri kabahatlerin çoğu 477 SK. Tarafından yeniden düzenlenerek “disiplin suçu” haline getirilmiş ve bu şekilde disiplin suçu haline getirilen askeri kabahatler hakkında AsCK’da yer alan hükümler kısmen veya tamamen ilga edilmiştir[45]. Bugün için AsCK’da düzenlenen askeri kabahatlerin alanı oldukça daralmıştır. Bunun sonucu olarak da AsCK’nun uygulanmasında artık disiplin kabahatlerinin de uygulama yerinin kalmadığını söyleyebiliriz[46].